Pazar Analizi
Günümüzde hemen hemen her mecrada dijitale kayma eğilimini görmek çok da zor değil. Eskiden izlediğimiz televizyonların yerini Netflix’ler, dinlediğimiz radyoların yerini Spotify’lar aldı. Böyle her mecranın bir şekilde dijitalde kendine yer bulduğu dünyamızda televizyonun popüleritesinin düşmesiyle gündüz kuşağında kendine yer bulan yemek programları da dijital mecrayı kendine yeni mesken olarak görmeye başladı.
Web siteleri ve bloglar hala kullanılan mecralardan bazılarını oluşturuyor. Fakat onlar da televizyon gibi yavaş yavaş demode kalmaya başlıyorlar. İnsanlar vakitlerini bir web sitesine veya bloga girip tarif okuyarak geçirmek istemiyor.Dijital platformda yer edinen yemek programlarının en aktif şekilde kullandığı mecra ise YouTube. Burada çektikleri videoları yayınlayan insanlar içeriklerini binlerce insana ulaştırabilme imkanı buluyor. İçeriklerin video olması konsept açısından oldukça kritik bir önem taşıyor. Çünkü blog veya web sitelerindeki tarifler eski model kitaplardaki tariflerin yalnızca dijitaldeki görüntüsünü oluşturuyor. Özellikle en büyük sorunlarından biri zaman olan günümüz tüketici insanı için zaman kaybı olarak görülüyor. Hızlıca videoları izleyen kişiler sıkıldıkları yerleri atlayarak bile zamandan tasarruf etmeye çalışıyorlar.
Yapılan içerikleri tüketen kitleye baktığımızda genel anlamıyla dijitali aktif kullanan 15-35 yaş olarak söyleyebiliriz. Dijitali hızlı bir tüketim aracı olarak gören bu kitle milyonlarca veriyle karşılaştığı her günde doğal olarak bunun için bir filtre geliştiriyor. Bu yüzden içeriğin hedef kitleyi doğrudan ilgilendirmesi gerekiyor. Bu noktada niş pazarlaması öne çıkıyor. Çünkü aslında dijital mecrada kullanıcı ne merak ediyorsa spesifik olarak ona yönelik aramalarda bulunuyor. Yani milyonlarca içerik arasından filtre kullanarak ulaşmak istediği veriye çok daha kolay bir şekilde ulaşıyor. Genelden özele inerek dijitalde kendine spesifik bir yer bulmak çok daha mantıklı bir hareket oluyor yani.
Rakip Analizi
Günümüz koşullarında ana mecranın YouTube olduğuna karar verdiğimize göre buradaki yerli ve yabancı rakiplerimize biraz göz atmakta fayda var. Öncelikle uluslar arası alanda kendine yer edinmiş kişilere göz atalım.
Rosanna Pansino
Rosanna; kendine has tavırlarıyla ve bütün sempatikliğiyle geniş bir izleyici kitlesine sahip bir durumda. YouTube kullanıcı kitlesini göz önünde bulundurursak mecraya uygun bir karakter olarak karşımıza çıkıyor.
Epic Meal Time
İki yemek aşığının devasa boyutlarda fast food tarzında yemekler hazırlayıp sonra da bunları hunharca yedikleri kanal epic meal time oldukça popüler bir kanal. Yemek yemeye aşık olan insanların ilgisini oldukça çekiyor anlaşılan.
SortedFood
Dört arkadaşın bir araya gelerek kurdukları SortedFood ilk etapta kendi kendilerine eğlenmek amaıyla kurulmuş. Fakat artan ilgiden sonra kanal yayın hayatına tüm hızıyla devam ediyor.
Biraz da ülkemizdeki örneklere bakalım.
Yakışıklı Yemekler
22 yıllık usta şef Uğur Volkan Uysal yayın hayatını televizyondan YouTube mecrasına kaydıran isimlerden. “Hava atmak için yemek yapılmaz ama yemek yapmak havalı bir iştir” mottosuyla mutfağında yakışıklı yemekler yapmaya devam ediyor.
Refika’nın Mutfağı
‘Yemek Okulu’ başlığı altında öğrenciler için uygun fiyatlı yemekler hazırlayan Refika Birgül oldukça basit ve uygulanması kolay tarifler sunuyor bizlere.
Dilara Koçak
Beslenme ve diyet uzmanı olan Dilara Koçak ise izleyicilerine sağlıklı yaşam hakkında tüyolar verirken düşük kalorili tarifler de veriyor. Fit kalmak için ondan öğrenebileceğiniz pek çok ipucu var.
Adapte Yemekler
‘Adapte Yemekler’ aslında ciddi bir öğrenci evi problemi olan yemek yapamama probleminden ortaya çıktı. Kendim de ailemden uzakta üniversite okumak için Eskişehir’e geldim ve 4 yıldır kendi yemeklerimi kendim yapmak zorundayım. Ama bu durum bir üniversite öğrencisi olarak o kadar zor ki sadece ben değil çevremdeki tüm arkadaşlarım (yemek yapmaya ayrı bir ilgisi olanlar ve gastronomi bölümü okuyanlar hariç) çok büyük zorluklar çekiyoruz. Bu yüzden sıradan bir üniversite öğrencisinin gelirinin çoğu dışarıdan sağlıksız ve pahalı olan yemekler almaya gidiyor. Hem harçlığından olan öğrenci hem de sağlığından oluyor.
Türkiye’de şu an 7 milyonu aşkın üniversite öğrencisi var. Öğrenciliği bittikten sonra da ailesinin yanına dönmeyip bekar hayatı yaşayan insanların fazlalığını göz önünde bulundurursak dijitalde günlerinin çoğunu geçiren büyük bir kitleye hitap edilebileceğini görebiliriz. YouTube’da pek çok farklı ve çeşitli yemek kanalı var ama çoğuna baktığımıda en az on çeşit malzemeyle yemek yaptıklarını görebiliriz. Kendi evimdeki buzdolabını düşündüğümde en fazla dört çeşit malzeme görüyorum. Her bir yemek için marketten gram gram bir dünya malzeme de almıyorum açıkçası. Genel durum da ortalama şekilde bu şekilde öğrenci evlerinde.
Böyle büyük bir sorunun çözümünün üniversite öğrencisi olmanın verdiği adapte olma yetisinde yattığını fark ettim. Şöyle ki; hali hazırda on malzemeyle yapılan bir yemeği bir üniversite öğrencisi altı-yedi malzemeye indirgeyip, en ucuz marketleri kullanarak hesaplı bir şekilde alışverişini yaparak güzel bir tarifi öğrenci evine adapte edebilir. Bu sayede zararlı ve sağlıksız yemekler sipariş etmek yerine ortalama aynı fiyata kendi yaptığı dışarıya göre daha sağlıklı yemeği yiyebilir.
Adapte Yemekler’i Kim Sunacak?
Adapte Yemekler’i bendeniz Hacer Yenişar hazırlayıp sunacağım. 4 yıldır bu hayatın içinde olduğumdan konuya hakim bir programcı olacağımı düşünüyorum. Üniversite hayatını acısıyla tatlısıyla açlığıyla tokluğuyla deneyimlemiş olmam bu konudaki özgüvenimi arttırıyor.
Haftalık 1 program olacak şekillenecek Adapte Yemekler; her hafta farklı bir öğrenci mutfağıyla izleyici karşısına çıkacak. Bu sayede farklı öğrenci evleri farklı kültürler ve lezzetlerin sunumu daha keyifli hale gelecek. Öncelikle ilk programı kendi mutfağımda kendi seçtiğim tarife göre yapmayı planlıyorum. Daha sonraki haftalarda arkadaşlarımdan başlayarak öğrenci evi mutfaklarına konuk olacağım.
Program için sahip olmam gereken özellikler;
-
Samimi : Hedef kitlenin dijitalde en çok aradığı özelliklerin başında geliyor. O kadar donuk ve yüzeysel hayatlar yaşıyoruz ki insanlar eğlenmek istedikleri mecralardan samimiyet bekliyor.
-
Enerjik: Kimse kendine ders anlatılırmış gibi tarif dinlemek istemez. Enerjisinin yüksek olduğu bir program çok daha ilgi çekici olur.
-
Faydalı: Eğlenmek ve keyifli vakit geçirmek her ne kadar önceliğimiz olsa da ulaşmak istediğimiz bilgileri bize vermeyen bir karakter eksik kalır.
İçerik:
-
Programda normal yemek programlarında gördüğümüz bol malzemeli tarifleri daha düşük bütçeli olacak şekilde yeniden yorumlanacak
-
Öncelikle ana malzemeler belirlenerek en ucuz marketlerden (BİM, A101, ŞOK vb.) temin edilecek
-
Alınan malzemelerle düşük bütçeli yeni adapte yemekler yapılır
-
Her hafta farklı bir öğrencinin evine gidilerek farklı öğrenci evleri ve kültürleri gözler önüne serilmiş olacak
